43/83 ZUHRUF SÛRESİ
(Sûre adını 35’inci âyette geçen zuhruf kelimesinden almaktadır. Zuhruf, süs eşyası (altın/mücevher) anlamındadır. Dünya ve âhiret güzellikleri karşılaştırılmakta ve asıl güzelliğin âhiretteki güzellik olduğuna vurgu yapılmaktadır. Mekke döneminde nazil olmuştur, Mushaf’da 43ncü, inişte 83ncü sıradadır ve 89 âyettir.)
E’ûzu bi’llâhi min’eş-şeytâni’r-racîm/kovulmuş şeytandan Allah’a sığınırım. Bismillahirrahmanirrahim/Rahmân ve Rahîm Allah’ın adıyla.
1.Hâ! Mîm!
2.Mübîn/apaçık Kitab’a andolsun ki, (Bak. 5.15*12.1*15.1*26.2*27.1*28.2*36.69*43.2*44.2)
3.Biz onu düşünüp anlamanız için Arapça bir Kur’an olarak indirdik. (Bak.12.2*17.78*41.3,44*43.3)
4.Ve gerçekten o, nezdimizdeki Ümmil Kitap’da/Ana Kitapda bulunan yüce ve hikmet doludur. (Bak.6.59*43.4*56.77-78)
5.Siz haddi aşan bir kavim oldunuz diye sizi Zikir’le/Kur’an’la uyarmaktan vaz mı geçelim?
6.Ve Biz öncekilere de nice Nebi’ler göndermiştik.
7.Ve onlar, kendilerine gelen Nebi’lerle mutlaka alay ediyorlardı. (Bak. 6.10*15.11*21.41,82*43.7*47.13*50.36)
8.Onlardan daha güçlü olanlarını helâk ettik. Ve öncekilerin örneği var. (Bak. 8.38*30.9*35.44*40.21,82*43.8*47.13*50.36)
9.Gökleri ve yeri kim yarattı! diye onlara sorsan, derler ki: Azîz/güçlü, Alîm/bilen Allah yarattı! (Bak 10.31*23.84-89*29.61,63*31.25*39.38* 43.9,87)
10.O yeryüzünü size beşik/döşek yaptı. Ve sizin için yollar oluşturdu. Umulur ki (doğru) yolunuzu bulursunuz. (Bak.2.22*6.97*15.19*16.15-16*20.53*21.31*27.61*31.10*43.10*71.19-20*78.6-7)
11.Ve O gökten belli bir kader/ölçü ile su/yağmur indirdi. Onunla ölü beldelere hayat verdi/diriltti, (Mahşerde) siz de böyle çıkarılacaksınız.
(Bak. 3.27*6.95*7.25*15.21*20.53,55*22.6*23.18*25.2*30.19*35.9* 43.11*50.11*54.49*71.18*87.3)
(NOT: Kur’an’da kadere iman diye bir şey yoktur. Çünkü kader Allah’ın evrenin/âlemlerin işleyişiyle ilgili olarak koyduğu ölçünün/ kuralın adıdır.)
12.Ve O bütün çiftleri yarattı. Sizin için bindiğiniz gemileri ve en’amı (koyun, keçi, sığır ve deveyi) var etti. (Bak. 2.164*10.22*14.32*16.5-8,14*17.66,70*22.65*23.21-22*30.46* 31.31*35.12*36.36,41-42,72*43.12-13*45.12*50.7)
13.Onların üzerlerine binip kurulduktan sonra Rabbinizin nimetlerini anıp şöyle deyin: Bunları bizim hizmetimize veren Sübhân’dır/ yücedir. Yoksa bizim gücümüz bunlara yetmezdi! (Bak.6.142*16.5-8,66,80*23.21*36.71-73*39.6*40.79-80*43.12-13)
14.Şüphesiz biz Rabbimize döneceğiz!
15.Ve kullarından bazısını O’nun bir parçası/evladı saydılar. Gerçekten de insan apaçık nankördür. (Bak. 2.116*5.17-18,72-73*9.30*16.57*43.15-16*53.21)
16.Yoksa O, yarattıklarından kız çocukları Kendisine ve oğlan çocukları size mi seçti? (Bak. 16.57,62*37.151-153*43.15-16*52.39*53.21)
17.Onlardan birine, Rahman’a yakıştırdığı kız evladının doğduğu müjdelendiğinde, yüzü simsiyah olur ve öfkeden yutkunmaya başlar.
(Bak. 2.116*6.100*16.57,62*17.40*18.4-5*19.88-93*37.149-157*43.15-17,19*52.39*53.21-22)
18.Süslerle yetişecek ve savaşta başarısız olacak biri mi bana lâyık görüldü? (Bak. 42.49-50*43.18)
19.Ve Rahman’ın kulları olan melekleri dişi varlıklar saydılar. Onların yaratılışlarını gördüler mi? Ve onların şahitlikleri sorguya çekilecektir. (Bak. 2.116*6.100*16.57,62*17.40*18.5,51*19.88-93* 37.149-157*43.15-17,19*52.39*53.21-22)
20.Ve derler ki: Eğer Rahman dileseydi biz onlara kulluk etmezdik! Bu konuda onların hiçbir bilgileri yoktur, onlar sadece yalan söylüyorlar. (Bak. 6.116,148*14.21*16.35*43.20)
21.Yoksa onlara Kur’an’dan önce (başka) bir Kitap verdik de ona mı dayanıyorlar? (Bak. 35.40*43.21)
22.Hayır! Dediler ki: Biz atalarımızı bir ümmet/din üzerinde bulduk ve biz de onların izinden gidiyoruz! (Bak. 43.22-24)
23.İşte böyle! Senden önce hangi beldeye bir nezîr/uyarıcı göndermişsek, onların şımarık zenginleri mutlaka dediler ki: Biz atalarımızı bir ümmet/din üzerinde bulduk ve biz de onların izlerine uyarız! (Bak. 2.170*5.104*7.28,76*10,78*11.53,62,87*17.16*21.52-54* 26.70-74*31.21*34.34-35,43*37.69-70*38.12-14*41.14*43.22-24)
24.(Rasûl) Dedi ki: Atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğrusunu size getirmiş olsam da mı? Dediler ki: Biz sizinle gönderileni (dini) inkâr ediyoruz. (Bak. 43.22-24)
25.Biz de onlardan intikam aldık. Yalanlayanların âkibetinin nasıl olduğuna bir bak! (Bak. 3.4*43.25)
26.Bir gün İbrahim, babasına ve kavmine dedi ki: Ben sizin taptıklarınızdan uzağım! (Bak. 6.74*19.41-50*21.51*26.69-77*43.26)
27.Ben sadece beni yaratana kulluk/ibadet ederim. O bana doğru yolu gösterecektir!
(Bak. 6.74-84*26.61-62,70-87*28.22*29.26*37.99*43.27-28)
28.Hakka dönsünler diye onun ardından gelecek olanlara (bu sözü) miras olarak bıraktık. (Bak. 43.28*60.4)
29.Ben, onları ve atalarını hakk/gerçek olan (Kur’an) ve onu açıklayan Rasûl gelinceye kadar nimetlerimle besledim.
30.Fakat kendilerine hakk/gerçek geldiğinde dediler ki: Bu bir sihirdir/ büyüdür, biz buna inanmayız! (Bak. 6.7*43.30)
31.Ve dediler ki: Bu Kur’an şu iki şehirden (Mekke veya Taif’den) büyük bir adama indirilmeli değil miydi?
32.Rabbinin rahmetini onlar mı taksim ediyorlar? Dünya hayatındaki onların geçimliklerini aralarında Biz taksim ettik. Ve birbirlerine işlerini gördürsünler diye onların bir kısmını diğerlerinden üstün kıldık. Ve Rabbinin rahmeti onların biriktirdiklerinden daha hayırlıdır. (Bak. 42.27*43.32)
33.Eğer insanlar inkâr eden tek bir ümmet/toplum haline gelecek olmasaydı, Rahman’ı inkâr edenlerin evlerinin tavanını ve merdivenlerini gümüşten yapardık.
34.Ve evlerinin kapılarını ve üzerine yaslanacakları koltukları da (gümüşten yapardık).
35.Ve altın zinetler (verirdik). Ve bütün bunların hepsi dünya hayatının geçici menfaatlarıdır. Rabbi’nin katındaki ahiret nimetleri ise müttakiler/ takva sahipleri içindir. (Bak. 7.32*43.35)
36.Ve Rahman’ın Zikri’nden/Kur’an’dan yüz çevirenlerin başına bir şeytanı musallat ederiz. Artık o/şeytan onun kankası/dostu olur. (Bak. 7.27*19.83*20.124*26.221-223*41.25-27*43.36*50.24-26) 37.Ve şüphesiz onlar/şeytanlar onları yoldan çıkarırlar ve onlar hâlâ doğru yolda olduklarını sanırlar! (Bak. 7.27,30*8.48* 12.103,106* 16.63*18.104-105*27.24*29.38*43.37) 38.Nihayet huzurumuza geldiğinde der ki: Keşke benim ve senin aramızda iki doğu (doğu-batı) kadar bir mesafe olsaydı! Sen ne kötü bir arkadaşmışsın! (Bak. 4.38*19.83*20.124-127*41.25*43.38) 39.(Denir ki:) Ve bugün pişmanlığızın size hiçbir faydası olmaz. Çünkü siz zulmettiniz, bu azâbı ortak çekeceksiniz! (Bak. 7.38-39*30.57*37.33*40.48,52*43.39) 40.Sen sağırlara işittirebilir misin? Yahut körlere yahut apaçık dalâlette olanlara doğru yolu gösterebilir misin? (Bak. 2.18*10.43*27.80-81*30.52-53*43.40) 41.Eğer Biz seni bu dünyadan göç/vefat ettirsek bile, mutlaka onlardan intikam alırız. 42.Veya onlara vaad ettiğimizi/azâbı sana gösteririz. Şüphesiz ki Biz onları yapmaya muktediriz. (Bak. 10.46*43.42)
43.Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl! Muhakkak ki sen dosdoğru bir yol üzerindesin!
44.Ve şüphesiz ki bu (zikir/Kur’an), senin ve kavmin için bir öğüttür ve siz ondan sorguya çekileceksiniz.
45.Senden önce gönderdiğimiz Rasûllerimize sor! Rahman’ın peşinden başka ilâhlar edinerek onlara kulluk etmelerini emretmiş miyiz? (Bak. 3.151*7.33*43.45)
46.Ve andolsun ki Mûsa’yı âyetlerimizle/mu’cizelerimizle Firavun’a ve melelerine/ileri gelenlerine gönderdik. Dedi ki: Ben âlemlerin Rabbi’nin Rasûlüyüm/ elçisiyim!
47.Onlara âyetlerimizi/mu’cizelerimizi gösterdiğinde, onlar alay etmeye başladılar.
48.Ve onlara gösterdiğimiz her âyet/mu’cize diğerlerinden daha büyüktü. Ve belki dönerler diye onları azâba uğrattık. (Bak. 7.133-136*17.101*43.48)
49.Ve dediler ki: Ey sihirbaz! Rabbi’nin seninle olan ahdine göre bizim için dua et! Gerçekten biz doğru yola döneceğiz!
50.Biz onlardan azâbı kaldırınca, onlar hemen sözlerinden caydılar/ döndüler. (Bak. 7.134-135*43.50)
51.Ve Firavun kavmine dedi ki: Ey kavmim! Mısır’ın hakimiyeti benim değil mi? Ve altımdan akıp-giden şu ırmaklar benim değil mi? Siz bunları görmüyor musunuz? (Bak. 43.51*79.21-25)
52.Yoksa ben, meramını anlatamayan şu zavallı adamdan (Mûsa’dan) daha hayırlı değil miyim? (Bak. 20.2728*26.13*28.34*43.52)
53.Ona altından bilezikler verilmesi gerekmez miydi? Veya onunla birlikte onu tasdik eden meleklerin de gelmesi gerekmez miydi? (Bak. 6.8-9*10.15-16,20*11.12*13.27*15.7,14-15*17.59,90-93*21.5* 23.24*25.4-7,21*29.50-51*41.14*43.53) 54.(Firavun) Kavmini küçümsemiş, onlar da ona itaat etmişti. Şüphesiz ki onlar fâsık/sapık bir kavimdi. (Bak. 11.97-99*43.54) 55.Onlar Bizi gazaba getirince, onlara hak ettikleri cezayı verdik ve hepsini (suda) boğduk. (Bak. 2.50*7.136,138*10.90*20.78*26.60-67* 28.40*43.55-56*51.40) 56.Böylece onları gelecek nesillere (kötü) bir örnek ve ibret yaptık. (Bak. 6.74*19.42*21.51*26.70-77*43.26,56)
57.Meryemin oğlu (İsa) örnek verilince, senin kavmin hemen yaygarayı basıyor. (Bak. 3.59*43.57)
58.Ve dediler ki: Bizim ilâhlarımız mı daha üstün yoksa o mu (İsa mı)? Bu misali sırf seninle tartışmak için yaptılar. Doğrusu onlar kavgacı bir kavimdir. (Bak. 18.54*43.58)
59.O/İsa sadece, kendisine nimet verdiğimiz ve İsrailoğulları’na örnek kıldığımız bir kuldur. (Bak. 5.75*19.29-34*43.59)
60.Ve eğer Biz isteseydik, sizin yerinize yeryüzünde egemen olacak melekleri yaratırdık.
61.Ve Şüphesiz ki o, saat (Son Saat) için bir ilimdir/bilgidir, onda şüpheye düşmeyin. Bana tâbi olun, doğru yol budur.
62.Ve sakın şeytan sizi doğru yoldan ayırmasın, şüphesiz ki o sizin apaçık düşmanınızdır. (Bak. 2.168*43.62)
63.Ve İsa, apaçık belgelerle geldiğinde dedi ki: Ben size hikmeti getirdim ve ihtilaf ettiğiniz konuları açıklamak için geldim. Allah’a karşı takvâlı olun ve bana itaat edin! (Bak. 3.48-50*5.110*43.63)
64.Şüphesiz ki Allah benim de Rabbim, sizin de Rabbinizdir. Artık sadece O’na kulluk edin, doğru yol budur! (Bak. 3.51*5.72,117*19.36*43.63-65)
65.Bazı gruplar kendi aralarında ihtilafa düştüler. Elim bir günün azâbından zulmedenlerin vay haline! (Bak.9.30*11.103*19.37*43.63-65)
66.Ve onlar, Saatin/Kıyametin ansızın başlarına gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar? (NOT: Son saat/Kıyametin kopmasıyla ilgili âyetler için Bak. 6.31 Dip Notu.)
67.O gün müttâkiler hariç, bütün dostlar birbirlerine düşman kesilirler. (Bak. 29.25*43.67)
68.Ey kullarım! Bugün sizin için hiçbir korku yoktur ve siz üzülmeyeceksiniz! (Bak.2.38*43.68)
69.Onlar, âyetlerimize iman eden ve müslüman olanlardır!
70.Siz ve eşleriniz ağırlanmak üzere cennete girin!
71.Onların etrafında altın tepsiler ve kadehler dolaştırılır. Ve canlarının çektiği ve gözlerinin hoşlandığı her şey vardır. Ve siz orada ebedî kalacaksınız! (Adn Cennetleri için: Bak. 9.72 Dip Notu)
72.Ve yaptıklarınıza karşılık size miras olarak verilen Cennet işte budur! (Bak. 7.43*39.73-74*43.72)
73.Sizin için orada pek çok meyve var, onlardan yersiniz.
74.Şüphesiz ki mücrimler/suçlular ebedî cehennem azâbındadır.
75.Onlardan azâpları hafifletilmez ve onlar orada umutsuzdurlar. (Bak. 2.86,161-162*3.77,88*16.85*21.40*32.29*35.36*40.49*43.75)
76.Ve biz onlara zulmetmedik. Ve lâkin kendileri zâlim oldular. (Bak. 2.57,210*3.117*4.160-161*6.146,158*7.53,160,177*8.50-51* 9.705*10.44*11.101* 16.33,118*18.49*20.80-81*29.40*30.9*43.76)
77.Ve seslenirler. Ey Mâlik! Rabbin, bizim işimizi bitirsin/canımızı alsın! Der ki: Siz kalıcısınız/ebedîsiniz!
(Bak. 4.56*20.74*25.14*35.36*43.77*84.11-13)
78.Andolsun ki size Hakk’ı/hakikatı getirmiştik. Ve lâkin sizin çoğunuz hakk’tan hoşlanmıyorsunuz! (Bak. 23.70*43.78)
79.Yoksa onlar kesin karar mı verdiler? Biz de kesin kararlıyız! (Bak. 8.30*3.54*4.157-158*43.79-80)
80.Yoksa onlar sırlarını ve gizli konuşmalarını duymadığımızı mı sanıyorlar? Hayır! Ve yanlarındaki rasûllerimiz/meleklerimiz her şeyi kayda geçiriyorlar. (Bak. 6.3*43.80)
81.De ki: Eğer Rahman’ın bir çocuğu olsaydı, ona kulluk edenlerin ilki ben olurdum! (Bak 39.4*43.81)
82.Göklerin ve yerin Rabbi ve arşın Rabbi, onların nitelendirmelerinden Sübhandır/münezzehtir!
83.Sen onları bırak, kendilerine vaad edilen güne (Kıyamet’e) kavuşuncaya kadar, boş işlerle oyalanıp-dursunlar.
84.Ve göklerdeki ilâh da ve yeryüzündeki ilâh da O’dur. Ve O Hakîm’dir/ hikmet sahibidir, Alîm’dir/bilendir.
85.Ve O yücedir. Göklerin ve yerin ve ikisi arasındakilerin hükümranlığı O’nundur. Ve Kıyametin bilgisi O’nun yanındadır. Ve O’na döndürüleceksiniz. (NOT: Son saat/Kıyametin kopmasıyla ilgili âyetler için Bak.: 6.31 Dip Notu.)
86.O’nun peşi sıra yalvardıkları varlıklar, şefaat/aracılık yetkisine sahip olamazlar. Bunu ancak, hakka/gerçeğe şahitlik edenler kavrar! (Bak.2.123,255*6.51,70*10.3*20.109*34.23*43.86*53.26*78.38)
87.Eğer onlara, kendilerini kimin yarattığını sorsan derler ki: Elbette Allah yarattı! Nasıl da yüz çeviriyorlar?
88.Ve onun/Rasûlün sözü: Rabbim! Gerçekte bunlar iman etmeyen bir güruhtur!
89.Onlara aldırma ve de ki: Selam! Yakında bilecekler!
(Gözden Geçirme-Eylül 2024)